Çarşamba, Kasım 22, 2006

Kuşs

Bazen önümden bişeyler geliyor, geçiyor ama ben bunları göremiyorum. Farkında olmadan akıyor hayat her şeyi yakalayamıyorum, bilemiyorum. Kimi zamanda görsemde adlandırmak zorunda hissetmiyorum çeşitli olayları.

Mesela yıllardır yeni yapılan inşaatların, yeni pencerelerinde, yeni camlar görmüşümdür. Bunun üzerinde de kireçle yazılmış "x" veya buna benzeyen harf yada garip figürler. Bu amatör çizimlerin meğerse amacı havada uçan kuşların camı fark etmesini sağlamak ve cama çarpmamasıymış. Kuşun canı değil tabi düşünülen, aman cama zarar gelmesin...
Şimdi bizim tanıdığımız ilker'den, böyle bir konu üzerine: "benim niye etrafımda böyle bir cam yok?" "Neden her isteyen bana çarpıp duruyo ve kırıyor camı pencereyi" benzeri bir yazı beklerdim. Akşama doğru kafamı toplamaya çalışırken de bunları düşündüm. Tırnak içindeki cümlelerin açılımını yaptım kafamda, eve gittiğimde bunları yazmak üzere...

Güzel bir gece geçirdik beyoğlu'nda bizim yerimde. Alkol, güzel müzik ve olmasını istediğim herşeyi etrafımda ve masamda topladıktan sonra gerçek yerime geldim. Akşam yazmak istediklerimi bir kenara bırakıp, katarakt olmuş bir göz hastasının gözlüğüyle baktım şimdi ekrana, kırık kafamla:)

Yaladım yuttum. Her zaman olduğundan daha temiz şimdi kireçsiz camlarım. Açmışım sonuna kadar bekliyorum, ışıklar kapalı. Kuş sürüsü bekliyorum odama doluşsun diye. Ne cam kırılsın, nede kuşların gagası.

Hiç yorum yok: