Salı, Eylül 19, 2006

BLA BLA 3.

Neden bu coğrafyada, neden bu şartlarda, neden bu kadar mutsuz ve neden bu kadar umutsuz olduğumuzu düşününce.
Acı çekmekten zevk alan, acı çekerken zevk veren, ağlamayı ağlatmak kadar seven ve bunun hiç bi şekilde bitmemesi için yani "manevi mazoşizmin" elinden geleni yapan adını süslü kelimelerle anlatamayacağım (?) garip topluluğuz.
Dikkatli bakarsan hayata niçin geldiğimizi unutmuş yada unutturulmuş olduğunu sende göreceksin.
Ne için dökülmüştük o yatağa!
Sadece su ve yiyecek içinmiydi yoksa arsız duyguların tatmini için mi!
Neydiki alıp verilemeyen yada beklentiler.
İki yüreğin sıcaklığı herşeyin üstesinden gelecek demezmiydi tüm şairler!
Ve şiirsel yazılara sebep illaki üzüntülermi yavrulamalıydı boş düşünceler...
Klavyemi kaçırmak istediğim bir nesne, belkide yaşamak denen canavar var karşımda şimdi hep, kim bunlara sebep.
Çıkmaz sokağa girmiş tren gibi geçiyor şimdi zaman raylar bıçak sırtı olmuş. Az kaldı, az ... Çark tarafıma dönecek...

Hiç yorum yok: